3 Mart 2016 Perşembe

Durmak!!!



Güçlü bir duruş ve başarının formülü var mı bilmiyorum ya da mutlu bir hayatın..

Ama şunu biliyorum, kendini oradan oraya savurmamanın, içindeki terazinin dengesini bozmamanın, istemediğin durumlara düşmemenin, içini karıştırıp karıştırıp, kendi yarattığın fırtınada boğulmamanın formülü var!

Çokta basit aslında!
Anda yaşadığın her neyse-bir öfke, bir hayalkırıklığı, bir acı, bir çaresizlik, bir aşk, bir aldatma, bir kayıp, bir son, bir beklenti- her neyse; sonsuza kadar sürmeyeceğini farketmek ve "durmak"...
Sadece durmak ve geçmesini beklemek..
Geçip gitmesini, geride kalmasını...

Çünkü durmak sakinleştiriyor.. farkettiriyor.. güçlendiriyor.. teselli ediyor..

Durmak, ne kadar güçlü olduğunu bilmene sebep oluyor...

Bütün cevapları teker teker duymana sebep oluyor..

Kendine kalmana, kendini bulmana, kendine yetmene, kendini sevmene sebep oluyor..

Hem kendi duygularını, hemde başkalarının tepkilerini kontrol etmene sebep oluyor...

Genellikle tam tersini yapıyordum ben.
Başıma bir sıkıntı geldiğinde, biriyle tartıştığımda, hayatta takıldığımda, çözümsüz kaldığımda...
Hareket ederdim!
Ya üstüne giderdim, ya da dönüp kaçardım!!
Çoğu zaman kaçardım!
Çünkü durmak en zoru, ennnn zoru...

Avazımız çıktığı kadar bağırmak, hıçkıra hıçkıra ağlamak, duvarları yumruklamak, vurup kapıyı gitmek istiyor insan...
Hızla giden bir trenden düşünmeden atlamak gibi bir his...
Bıçağı çekip savurmak gibi..
Suratına tükürmek gibi..
Yalvarıp yakarmak gibi bir his duyarken durmak zor oluyor..

Ama gerekiyor!!
Bende duruyorum...
Bekliyorum...
Sesimi, cevabımı duymayı, yolumu bulmayı, gerçekten istediğimi görmeyi...
Sadece kendimi bilmeyi...
Bekliyorum:-)

Ve eni konu güçlü, derinlemesine mutlu, oldukça da başarılı hissediyorum kendimi...
Hiç olmadığım kadar:-)







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder