9 Kasım 2017 Perşembe

Şöyle bir sohbet ettik kendimle😊

Hep hasret, vuslat yazıyorum, biraz da burada olanları yazayım dedim, oturdum dün, hiç planlamadan kendi içimle sohbete😉
Bu işin iyi tarafı, insan nereye bakarsa, oradan seyrediyor hayatı!
Vazgeçtiklerinin gölgesi kalkınca, bulduklarını farkediyor...
Biraz eksiliyor, biraz artıyor, biraz borçlanıyor, biraz veriyor...
Kendine çıkan yollarda, çıkmaz sokak sandıklarında gizli patikalar, karanlık geçitlerde aydınlık sonlar buluyor😊
Kendiyle ilgili, insanla ilgili keşfettiği, bulduğu şeyler, 40 yıldır bildiklerini solluyor😊

Ben mesela, ev ve düzen seven bir insanım herkes bilir..Rutinlerim, alışkanlıklarım önemlidir...
Dubai’deki evim de aynı İzmir ve Urla’daki evlerim gibi artık... aynı his, aynı koku, aynı düzen!
10 günde oturttum valla..çok az eşya ve sıfır destekle üstelik!
Herşeyi ben yapıyorum burda, ev işi, yemek, ütü, Kaan’ın okuldan alınması, alışveriş...haftada sadece 4 saat, temizliğe destek alıyorum, Nepal’li Jo’dan o kadar...

Bu bana ne söylüyor?
“Sen her yeri “evin”yapabiliyorsun pekala...Ev değil, sensin başroldeki...Evin sırtında Ebru’cuğum, unutma😉 Beceremeyeceğin bir şey de yok üstelik bu hayatta😉” Bu biiiiirrr👍

İkincisi; bir yere ait olmak, başka bir yere alışmayı engellemez! Bu hayatta  insanın tek evi olmak zorunda da değil üstelik.. neden hem İzmir’de hem Dubai’de aynı anda yaşayamayayım? Kim demiş olmaz diye? Böyle yaşayan da dünya kadar insan var üstelik.
Zihnindeki şablonlar değişince, tüm resim değişiyor!

Bu bana ne söylüyor?
“Tek yeri ev sandığın için, saplanıp kalma bir yere..
Gez, dolaş, ara, değiş, bul, bil!
Dar düşünme, genişle, yüreğini aç!
Hayat saplanıp kalmak için kısa, keşfedip, görmek içinse sınırsız”

Üçüncüsü;  çocuk canlısı, adapte olur!
Bizden hızlı öğrenir!
Kendi çıkarına göre evrilir!

Bu bana çok şey söylüyor:
“Kaan’ı bahane edip, korkularını örtbas etme güzelim😃
Sen sor bakalım kendine, ben nereye kadar giderim?😉”

Sonra dördüncüsü; insan her yerde aynı insan!
Çocuklarını, bavullarını, hayatlarını sırtlarına alıp gelmiş insanlar buraya...
Yeni geldik deyince, hemen kolundan tutup, geçecek, alışacaksın, endişe etme deyip, kendi hikayelerini anlatmaya başlıyorlar çok ilginç.
Hooopp mutlu oluyorsun, kendini bir Hint’liyle el ele, gurbeti falan konuşurken bulunca😃
Kaan’ın en yakın arkadaşı, siyahi ve ondan 30 cm.kısa dünya tatlısı Sudan’lı bir çocuk, sınıflarında bir Irak’lı otistik, Dubai doğumlu, sapsarı saçlı bir Alman, Lübnan’lı bir Hristiyan, Kanada kökenli çocuklar var... hepsi bir arada ve tipleri, dilleri, dinleri, sosyo-kültürel yapıları çok farklı olmasına rağmen inanılmaz iyiler...
Kaan, eski marka bağımlılığından büyük oranda kurtuldu, çıkan her yemeği az ve kötü de olsa aç kalmamak için yiyor, para mevhumu gelişti -hem burası çok pahalı bir ülke olduğu için hem de arkadaşları her kesimden çocuklar olduğu için-ve İngilizce bilen, bilmeyen, az bilen, aksanlı konuşan, hiç konuşamayan bir sürü çocukla, en büyük ortak dil olan “oynayarak, koşarak, gülerek ve paylaşarak” şahane anlaşıyor.


Bu bana ne söylüyor biliyor musunuz?
“Sadece kendimiz gibi insanların arasında yaşayarak ve marka ayakkabılar, montlar giyerek,  kültürler, ülkeler, dinler, demokrası, sınıf ayrımı, sömürgecilik,  insanlık vs.hakkında ahkam keserken ne kadar az bildiğimi...
“Çeşitlilik” ve “Benzerlik” gibi birbirine tezat duran iki kelimenin ortak paydasının, hayatın en güzel sürprizlerini verdiğini😊”

Diyeceksiniz ki illa görmek mi gerekiyor, hayır bahsettiğim görmek değil, hayatı, okulu, işi, yan koltuğunu, karşı kapını, kaygını, keyfini paylaşmak!
Çok ama çok büyük zenginlik🙏
İki semt ötemdeki adama yabancı olan ben, Ortadoğunun tamamına dost oldum iyi mi?😜

Beşincisi kendini bilmek, kendini sevmek, kendine yetmek, kendini açmak, kendini aşmak işin sırrı... Ne kadar önyargısız olursan kendine karşı, buradaki hayatta o kadar önyargısız oluyor sana karşı..
Becerebiliyor muyum? Her zaman değil daha🤔

Bu bana ne söylüyor?
“Mevzu her zaman sensin, kaçamazsın, kaçmamalısın! Kendine bak, sadece kendine!
Cevapların er ya da geç gelecektir!”

Ha derseniz ki ben bunları zaten biliyorum, ne gerek var gitmeye?

Bu size ne söylüyor?
Bir düşünün hele🤔😊😉

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder